Beni kurban edemeyeceksin o bıçağı bana ver
Tereddütle titriyor ellerin
İnşirah okurum ferahlarsın
Kurban istiyor gelecek günler
Hazırım
Olup bitenleri ben oyalarım ama baş edemem
Sen ay huylusun
Gâh pencereden gâh kapı aralığından
Gâh suyun yüzünden gelirsin
Ben seni ele geçmez bilirim
Gelip gelip gönlümü alıverirsin
Ayaklarına bulaşan mâverâ tozundan gözlerime sürme çektim
Bakışım keskinleşti kör oldum kesildim her şeyden
A benim aydan aydın günden güzel ışığım
Bu işte beklenen ölümdür ellerinden
Senden olan her şey ne kadar güzel seninle ilgili her şey
Ah benim kâdir Tanrı’m söylemeye tâkatim yok
Gül dedim bülbül dedim
Uzak dedim yakın dedim
İyi dedim kötü dedim
Dedim gördükçe seni bir müfterî gönlüm var
Ben de yorulmadım değil sahte kudretim eridi
Bir ay yüzlünün eşiğinde soluklanmak istedim bırakmadın
Ama bak ne güzel yaralar aldım getirdim meyhânene
Aldım getirdim kendimi ne hoş dostların var
Ne güzel sâkî bulmuşsun hepimizden daha mest
Meyhânenin kapısına bağladı beni henüz yatışmadım
Peymâneden hissemi verdi ayılmam bir daha